
olay mahallinden gönül rahatlığıyla uzaklaşmıştım ama akıllanmıştım da. ne olur ne olmaz deyip yürüdüğüm cadde üzerindeki en ufak harekete dikkat kesilir olmuştum. evet görevlendirildiğim olayı kaçırmıştım ama belki başka bir olaya rastlardım bonus olarak. fakat rastlamadım. ya da olay vasfı yüklemedim karşılaştıklarıma. nihayet caddenin sonundaki küçük meydana vardım. burası da sık sık çehre değiştiren bir meydandı. aslında yukarıdaki meydana göre daha sakin, daha bozulmamış, daha fazla hatıra barındıran bi meydan bu. meydanın sol köşesinde hafif bir kıpırdanma hissettim. hemen oraya doğru yöneldim. zaten o taraftaki sokaktan aşağı kıvrılacaktım, özel bir yönelme değildi yani bu doğruyu söylemek gerekirse. meğer o gün yılın en uzun günü olmakla kalmıyor ayrıca dünya müzik günü oluyormuş. şehrin çeşitli noktalarında ücretsiz konserler veriliyormuş. belli rotalar üzerinde gerçekleşecek bu konserlerin birinden çıkıp diğerine giderek nihayetinde son konsere ulaşıyormuşuz. neden her şeyden son dakika da haberim oluyor benim? ayrıca benim eve giden rotam da öngörülen rotaların tam ters istikametinde. hay bin kunduz diyerek saldım yine kendimi yokuş aşağı vapur iskelesine doğru.
(hâlâ devamı var)
2 yorum:
merakla devamını bekliyoruz :)
evet, bekliyoruz.
Yorum Gönder